Bilinç, bilinçaltı zihnin giriş kapısı, başka bir benzetme ile bir nevi filtresi gibidir diyebiliriz. Bilinçaltı yapı bilinçli zihinden (kritik eden, sorgulayan) geçenleri sorgulamaz, eleştirmez, muhakeme etmez sadece kabul gösterir. Yani bir fikir bilinçli zihince kabul gördüğünde, bilinçaltı zihinde de kabul görmüş olur. Bilinçaltı bu kabulü kayıt altına alır ve bu kayda göre çalışır. Bu açıdan otomatik bir yapıya sahiptir.
Bunu şöyle örneklendirelim insanlar yeni, farklı bir durum ya da bir tehlikeyle karşılaştığında bilinçli zihne başvurur. Bu bizi daha yavaş yapar, yeni durumla karşılaşma anında otomatik bir uygulama çıkamaz çünkü içeride bilinçaltı zihinde bu yeni durumla ilgili bir kayıt yoktur.
Bunu da örnekleyelim. Hatırlayın araba kullanmayı öğrenirkenki durumunuzu, ya da bisiklet kullanmayı öğrenirken deneyimlediklerinizi. İlk anlarda otomatik pilot oluşana değin bilinçli zihninizle işi üstlendiniz. Öğrenme, kavrama sürecinden sonra artık bilinçli zihin devrede değildir, otomatik olarak kullanırsınız arabayı ya da bisikleti. Tıpkı merdiven inip çıkmak gibi nasıl inip çıktığınızı düşünmezsiniz bile.
Bir işte ustalaşmak tam da bu eksende bir yere oturuyor öyle değil mi? Yani bol tekrarın olduğu bir aktivitede, eylemde bilinçli çaba neredeyse yok. Orada sadece akış var.
Diğer yandan kendinizi yapmaktan alıkoyamadığınız, mantıklı ya da mantıksız olduğu halde “elimde değil” dediğiniz alanlar var mı? Alışkanlıklar, tutkular, takıntılar, fobiler, bağlanmalar, sabit inanç ve düşünceler…bu ve benzeri alanlar bilinçaltı zihnin hüküm sürüdüğü alanlardır.
Bilinçli zihnin, kendisini büyük oranda oluşturduğu 9- 11 yaşına kadar, otorite figürlerinden aldığı sözlü-sözsüz her telkin, karşılaşılan, tekrar eden olay ya da olaylar bilinçaltı zihinin kayıtları arasında yerini alır. Çocukluk yaşantılarının kişiliğimizde ki derin etkilerini bu bağlamda ele alabiliriz. Kritik fakülteyi aşan her bilgi (bir çoğu bir duyguyla birlikte) bilinçaltı zihnin malzemesi olur. Bilinçli zihin oluştuktan sonra içerideki kayıtlara göre çalışır.
Hipnozda Neden Bilinçli Zihin
Bilinçli zihin, eleştirel olmaya, analiz etmeye, sorgulamaya eğilimlidir. Bu durum kişide yer yer kaçınmaya, kararsızlığa, çekingenliğe, harekete geçememeye yol açabilir. Bu nedenle hipnotize olan bir kişi, bilincin tüm bu baskılarının dışına çıkmış olur. Böylece bilinçaltı zihin telkine/değişime açık hale gelmiş olur.